İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sağlık Dairesi Başkanlığı muhteşem bir organizasyon ile Aşık Veyseli’i vefatının 50. ölüm yıl dönümünde özlemle andı.

UNESCO 41. Genel Konferans kararıyla, insanlığın somut olmayan kültürel mirasının korunması ve temsili hedefiyle,  2023 yılı Aşık Veysel’i Anma ve Kutlama kapsamına alınmıştı.

Aşıklık geleneğinin en güçlü temsilcileri arasında yer alan, yalın bir halk söylemi ve duru bir üslupta yazmış olduğu şiirlerle, seslendirdiği türkülerle özünde insanı yansıtarak evrensel bir dile ulaşan büyük halk ozanı Aşık Veysel; vefatının 50. yıl dönümünde, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sağlık Dairesi Başkanlığı Engelliler Şube Müdürlüğü tarafından Şile Engelliler Kampı’nda düzenlenen “Türkülerle Aşık Veysel’in Hikayesi” adlı programla eserleriyle ve özlemle anıldı.

Engelli ve ailelerinin katılımıyla yaklaşık olarak 300 kişinin konuk olduğu     Aşık Veysel’i anma ve anlama gecesine İBB Sağlık Dairesi Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Önder Yüksel Eryiğit, İBB Meclisi Engelsiz Hayat Komisyonu Üyesi Yılmaz Demirel, İBB Engelliler Şube Müdürü Mesut Halıcı, İBB İstanbul Darülaceze Şube Müdürü Tülay Aytekin Aktaş, İBB Kadın ve Aile Hizmetleri Şube Müdürü Sinem Gülenç, ve Aşık Veysel’in Torunu Ankara Çankaya Belediyesi Meclis Üyesi Gül Eda Hür, iştirak etti.  Türkülerle Aşık Veysel’i Anma ve Anlama Gecesi, özel gereksinimli bireylerin farklı malzemelerden yapmış oldukları Aşık Veysel Portreleri’nin yer aldığı sergi açılışı ve kokteyl programı ile başladı.

Konser programıyla devam eden etkinlikte, ilk sahne alan ÖZGEMX küçük yaş grubu özel gereksinimli bireyler, canlı performans seslendirdikleri Aşık Veysel türküleri ile büyük beğeni topladı. Öykülendirme, şiir ve konser akışıyla devam eden etkinlik, İSEMX grubundan 14 özel öğrencinin ve 9 profesyonel müzik eğitmeninin rehberliğinde sahnelendi.

Yılmaz Demirel; Engellilerin Medikal Malzemeye Ulaşma Sorunu Hala Devam Ediyor

Gecenin anlam ve önemine atfen programda bir konuşma yapan İBB Meclisi Engelsiz Hayat Komisyonu Üyesi Yılmaz Demirel, İBB Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu’nun selamlarını konuklara ileterek konuşmasına başladı: “Türkiye nüfusunun bugün yüzde 12,9’u engelli bireylerden oluşuyor, diyen Yılmaz Demirel şu açıklamaları yaptı;  “6 şubatta yaşanan ve 11 ili etkileyen Maraş depreminden sonra bu oran daha da arttı. Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasasının 2. Maddesi Türkiye’nin laik, demokratik, sosyal bir hukuk devleti olduğunu söylüyor; ama biz devletimizin sosyal yönünü bu alanda göremiyoruz. Engellilerin medikal malzemeye ulaşma sorunu hala devam ediyor. Hasta bezi kullanımları sorunu devam ediyor”.

Engelli Anneleri 15 Yılda Emekli Olsunlar, Sosyal Güvenlik Primleri Devlet Tarafından Ödensin

“Sosyal devlet, engellisini, yaşlısını, vatandaşını bir başkasının vicdanına teslim etmeyen devlettir,” sözleriyle konuşmasını sürdüren Demirel; Biz yasa teklifi hazırlıyoruz. Engelli anneleri 15 yılda emekli olsunlar, sosyal güvenlik primleri devlet tarafından ödensin, diyoruz.  Özellikle engelli ve aileleri davalarına sahip çıkmalılar. Sizler güçlü olursanız ayağa kalkarsanız, biz güçlü oluruz,” vurgulamalarını yaptı. Konuşmasının sonunda göreve geldikten bu yana engelli hizmetleri noktasında İBB Engelliler Şube Müdürlüğünün ilkleri başardığını kaydeden Demirel, coğrafi bilgi sistemleri konusunda yapılan çalışmalarla deprem gibi doğal afetlere karşı dezavantajlı bireylerin ilk kurtarılacaklar listelerine alındığının bilgisini paylaştı.

Dr. Öğr. Üyesi Önder Yüksel Eryiğit; Aşık Veysel’i Önce Sanatı ve Yaşantısıyla Engelleri Aşan Kişiliğiyle Anlamak Gerekir

“Türkülerle Aşık Veysel’in Hikayesi” programında İBB Sağlık Dairesi Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Önder Yüksel Eryiğit de bir konuşma yaptı. Aşık Veysel’in yaşadığı dönemde engellilik gerçeğinin günümüzdeki gibi bilinmediğinin altını çizen Dr. Önder Yüksel Eryiğit şu değerlendirmeyi yaptı: “Aşık Veysel, 7 yaşında su çiçeğinden dolayı gözlerini kaybetmiş; ama müziği, şiirleri ve yaşam tarzıyla engellerini aşmış, sanatı ve örnek kişiliği ile bütün toplumumuza ve bugün dünyaya mal olmuştur. Aşık Veysel’i önce bu yönüyle anlamak, Aşık Veysel’i önce böyle okumak gerekir.”

Kalbiyle Yüzü Bir Olan Aşık Veysel’in Dizelerinde Kin, Nefret, Ötekileştirme Yoktur

Bir sanatçının gerçek yuvasının halkın hafızası olduğunu kaydeden Dr. Önder Yüksel Eryiğit konuşmasını şu işaretlemelerle sürdürdü; Aşık Veysel’in vefatının ardından 50 yıl geçmesine rağmen 7’den 77’ye bugün herkes büyük ozanı az çok tanıdığını dile getirir.  Dünyaya gözleriyle değil, gönül gözüyle bakan ve içindeki yaşama enerjisini, insan sevgisini sanatıyla birlikte ancak bu denli yüzünde güzel taşıyabilen, hiçbir dizesinde kinden, nefretten, sevgisizlikten, ötekileştirmeden söz etmeyen değerli bir halk ozanımız değerli bir büyüğümüzdü. Böyle bir programla onun adını yaşatmak bizim için ayrı bir gurur oldu.”

Evrensel Bir Kültür Değeri Olarak UNESCO’nun Aşık Veysel’i Kabul Etmesi Dolayısıyla UNESCO’ya Teşekkür Ederim

Dr. Önder Yüksel Eryiğit bilimsel, sosyal ve kültürel anlamda UNESCO’nun yapmış olduğu çalışmalara da konuşmasında yer vererek, evrensel kültür mirasının korunması kapsamında 2023 Yılını Aşık Veysel’i anma yılı olarak gündeme alması ve evrensel kültürün bir değeri olarak kabul etmesi dolayısıyla UNESCO’ya ayrıca teşekkür etti. Dr. Önder Yüksel Eryiğit şu sözlerle konuşmasını sonlandırdı: “Ben öğretmen okulu mezunuyum. Öğretmen Okulu, Köy Enstitüleri’nin devamı niteliğinde bir okuldur. Aşık Veysel’in Hasanoğlu Köy Enstitüsü’nde görme engeline rağmen müzik öğretmenliği yapmış olması, onunla aynı geleneğe sahip olan bir okuldan mezun olmam, benim için hep bir onur kaynağı olmuştur.”

Aşık Veysel’in Torunu Gül Eda Hür; Beni En Çok Etkileyen Bu Program Oldu

“Türkülerle Aşık Veysel’in Hikayesi” programının Onur Konuğu olan Çankaya Belediyesi Meclis Üyesi Aşık Veysel’in Torunu Gül Eda Hür de gecede bir konuşma yaptı. Dedesi Aşık Veysel’e yönelik olarak pek çok organizasyon ve festivale katıldığını dile getiren Gül Eda Hür; “İlk defa beni bu derece duygulandıran bu kadar anlam yüklü bir anma programına katıldım ve beni en çok etkileyen bu program oldu”, dedi.

Dedem Cumhuriyet’in 100. Yılında Sevdalısı Olduğu Cumhuriyete Yeniden Kavuştu

Dedesi Aşık Veysel’in anlam yüklü dizelerine konuşmasında yer veren Gül Eda Hür, Aşık Veysel’i anlamak adına şu açıklamaları yaptı: “Dedem Aşık Veysel, dünyanın gönül gözüyle de görülebileceğini ve engellerin zihinde olduğunu bizlere öğreten büyük bir halk adamı ve Anadolu erenidir. O, bir Cumhuriyet Ozanı ve Atatürk Sevdalısıydı. Onun keşfedilmesine vesile olan ilk şiirini Cumhuriyetin 10. yıl vesilesiyle Mustafa Kemal Atatürk’e yazmıştı. Yaşamı boyunca iki isteği olmuştur: Biri askere gitmek diğeri ise Mustafa Kemal Atatürk ile görüşmek olmuştur. Maalesef ikisi de kısmet olmamıştır. Yaşam öyle bir döngü ki bugün Cumhuriyet’in 100. yılında Aşık Veysel’in 50. ölüm yıl dönümünde UNESCO tarafından Aşık Veysel Yılı ilan edilerek sevdalı olduğu Cumhuriyeti’ne yeniden kavuştu ve doğduğu topraklardaki Kızılırmak nehirleri dünya nehirlerine karıştı.”

İSEMX’in Canlı Performans Seslendirdiği Aşık Veysel Türküleri Büyük Alkış Aldı

Konuşmaların ardından Dr. Önder Yüksel Eryiğit, Aşık Veysel’in torunu ve aynı zamanda Çankaya Belediyesi Meclis Üyesi Gül Eda Hür’e çiçek takdim etti. Yetenekli özel gereksinimli bireylerden oluşan müzik gurupları ÖZGEMX ve İSEM X’ de organizasyonda sahne alarak Aşık Veysel türkülerini seslendirdi. İSEMX Müzik Grubu tarafından canlı performans seslendirilen birbirinden güzel ve anlam yüklü türküler, konuklar tarafından coşkuyla alkışlandı. Etkinlik, konuklarla çekilen hatıra fotoğrafıyla son buldu.