İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sağlık Dairesi Başkanlığı Sağlık ve Hıfzıssıhha Şube Müdürlüğü; 17 Kasım Dünya Prematüre Günü etkinlikleri kapsamında “Minik Yüreklerin Büyük Mücadelesi” konferansı düzenledi.

İBB Sağlık ve Hıfzıssıhha Şube Müdürlüğü Esenyurt Bütünleşik Halk Sağlığı Merkezi’nde düzenlenen etkinliğe, İBB Sağlık Dairesi Başkanlığı Sağlık ve Hıfzıssıhha Şube Müdürü Uzm. Dr. Mustafa Hakan Yılmaztürk, Esenyurt Belediyesi Başkan Yardımcısı Dr. Halis Şimşek ve Sağlık İşleri Müdürü İbrahim Halil Çalış, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları aynı zamanda Yenidoğan Uzmanı Dr. Serap Nur Ergör, El Bebek Gül Bebek Derneği Başkanı Dr. Psikolog İlknur Okay, prematüre bebek aileleri ve sağlık çalışanları katıldı.

İBB Sağlık ve Hıfzıssıhha Şube Müdürü Uzm. Dr. Mustafa Hakan Yılmaztürk programın açılış konuşmasında, 37. gebelik haftasını tamamlamadan doğan bebeklerin prematüre olarak tanımlandığını, bebek ne kadar erken doğarsa sorunların ona bağlı olarak arttığını belirterek; Dünya Prematüre Günü’nün prematüre doğumlar ve sonraki sürecin anlaşılması açısından önemli bir farkındalık oluşturduğunu ifade etti. Prematüre doğan bebeklerin zorlu bir sürecin ardından yaşama tutunduğunu dile getiren Yılmaztürk, “Türkiye’de her 100 bebekten 11’i prematüre doğuyor, Türkiye’de yılda 150 bin civarında Dünya’ya erken gelen bebek var. Hastanelerde yeni doğan bakım ünitelerinde belli bir gelişim sürecini tamamlayan bebekler taburcu edilip ailelerine teslim ediliyor. Prematüre bebeklerin işi taburcu olmakla bitmiyor, ailenin eğitimli olması, bebeğe nasıl bakılacağını, akranlarını yakalayana kadar nasıl devam edileceğinin aile tarafından iyi bilinmesi bu doğrultuda hassas bir bakım süreci gerekiyor. Biz bu doğrultuda İBB Sağlık Dairesi Başkanlığı Sağlık ve Hıfzıssıhha Şube Müdürlüğü olarak halkın sağlığını korumak, farkındalık oluşturmak için çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz”, yurttaşlarımızla sağlık profesyonellerini bir araya getiriyoruz dedi.

Konferansa konuşmacı olarak katılan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları aynı zamanda Yenidoğan Uzmanı Dr. Serap Nur Ergör önemli konulara değindi, “17 Kasım Dünya Prematüre Günü Dünya Sağlık Örgütü tarafından 2010 yılından beri prematüre bebeklerin verdiği uzun mücadelenin farkındalığını artırmak için yapılan bir gündür.

Mor renk bu özel güne ait bir renk.

Prematüre bebekler ilk doğduklarında biraz mor renkli doğarlar bu sebepten bu renk onlarla özdeşleşmiş bir renktir.

Prematüre erken doğmak demek.

Gebelik süresi 40 hafta, prematüre bebekler 37. haftayı tamamlamadan Dünya’ya geliyorlar. Bazıları 22 hafta bazıları ise 36 haftalık doğuyor. Bebek ne kadar erken ne kadar küçük doğarsa organ sistemleri gelişmediği için, bazen nefes alamadığı ve beslenemediği için uzun süre hastanelerde kalmak zorunda kalıyor.

Dünya’da her yıl 15 milyon prematüre bebek doğuyor.

Prematüre bebekler, çok ileri teknolojik alt yapıya sahip Yeni Doğan Bakım Ünitelerinde; yeni doğan bakım uzmanları, çocuk uzmanları ve yeni doğan yoğun bakım hemşirelerinin özverili çabasıyla hayata tutunmaya çalışıyorlar. Annelerinin sıcacık kolları dururken bu bebekler bu bebekler aylarca kuvözlerde kalıyorlar. Prematüre bebekler kendilerinden beklenilmeyecek kadar güçlü, azimli kendilerine uzatılacak eli sımsıkı tutacak kadar büyük mücadele verip, kahramanlık öykülerine imza atıyorlar dedi.

Prematüre bebeklerin beslenmesinin çok önemli olduğunu ifade eden Ergör annelere şu tavsiyelerde bulundu; Hislerinizi dinleyin, kendinize, anne sütünüze ve bebeğinize inanın. Daha çok süt üretmek için doğru teknikle bebeklerinizi sık emzirirseniz daha çok süt oranına ulaşırsınız. Beslenmenize dikkat edip sağlıklı beslenirseniz sütünüze katkı sağlamış olursunuz” diyerek sözlerini sonlandırdı.

Bir diğer konuşmacı El Bebek Gül Bebek Derneği Başkanı Dr. Psikolog İlknur Okay konuşmasında, dernek çalışmalarından bahsederken kendisinin de prematüre bebek annesi olduğunu çok zorlu süreçlerden geçtiklerini ifade etti. Prematüre bebek annelerini çok iyi anladığını kendisinin yaşadığı zorlukları başka anneler yaşamasın diye dernekleştiklerini ve her zaman bütün imkânlarıyla onların yanlarında olacaklarını sözlerine ekledi.

Yapılan konuşmaların ardından katılımcılara ve konuklara teşekkür edilirken, toplu fotoğraf çekimiyle program son buldu.